| | Haydi çocukluğumuza dair nostalji zamanı | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
özlem
Mesaj Sayısı : 141 Kayıt tarihi : 03/09/10 Yaş : 30
| Konu: Haydi çocukluğumuza dair nostalji zamanı C.tesi Eyl. 04, 2010 10:36 pm | |
| “Süper Baba'nın müziğini flütle çalmışsanız
SHOW TV'nin müziğini hala hatırlıyorsanız dup dıbu dıp dıp dıbı dıp dum...Tabi ki bir de :İyi TV eyç bi bi, eyç bi bi iyi TV
Önce hüplet sonra gümlet' hayat felsefeniz olmuşsa
Bizimkiler dizisi ertesi gun okul oldugunu bi sureligine unutturduysa
Parliament pazar gecesi sinemaları müziğini duyduğunuzda içinizde hala garip duygular uyanıyorsa (yarın okul var hüznü, ailenin seni yatırıyor olmasına duyduğun kızgınlık, o güzel mavinin romantizmi...)
Polis Akademisindeki her sesi çıkaran adama hayranlık duyuyorsanız
Elm sokağında kabus yüzünden hala yatağın altına bakmaktan korkuyorsanız
Chucky yüzünden en sevdiğiniz oyuncağınızı bile göz önünden kaldırmışsanız
Apartmanin altindaki zil veya taksi diafonuna basmak müthiş heyecanlı bir yaramazlıksa
Tutti frutti çok ayıp ve olağanüstü merak uyandırıcı bir şovsa
Dört tekerlekli ayakkabının üstüne takılan patenlerden sonra roller bladeler size büyüleyici geldiyse
Bakkala gönderilmenin en güzel yanı küçük sarellenin dibini minik plastik kaşığıyla kazımak veya leblebi tozu yiyip konuşmaya çalışmaksa
Aterideki ördek vurmaca oyununda silahın nasıl çalıştığına hala kafa yoruyorsanız
Işıklı spor aykkabılar hava atmanın önemli bir unsuruysa
Kasete kayit yapilabilmesi icin alt tarafinda bulunan karelerin bantla kapatilmasi gerektiğini öğrenmenin önemini biliyorsanız
Commodore 64'de tornavidayla kasetin kafa ayarını yaptıysanız
Anne saat kaç, simiiit, birdir bir, çay kahve gazoz, akşam ebesi, dansa davet, çatlak patlak, yakan top gibi kalabalık oynanan sokak oyunlarından sonra anneniz sizi balkondan yemeğe çağırmışsa
"bandıra bandıra ye beni" şarkısını hızlı söylemeye çalıştığınız günler varsa
Rönesans sanatçılarını ilk kez Ninja Kaplubağaların ismi olarak tanıdıysanız
Tele On diye bir kanalı hatırlıyorsanız
Haftasonları çizgi film izlemek için errken kalkmanın ne demek olduğunu biliyorsanız
Pazar geceleri yıkanma günüyse
Seden Gürel'in neden öyle giyindiğini şimdi sorguluyorsanız
Müzik yelpazesi hayatınıza büyülü yabancı müzisyenler kattıysa
Bir sanal bebeğiniz olmuşsa,
Tetris'i süper hızla oynayabiliyorsanız,
MIRC ergenliğinizin önemli bir parçası olmuşsa(a/s/l ne demek biliyorrsanız)
ICQ nun 11 haneli rakamını ezberlemeye çalışmışsanız.
Pili bitmesin diye kasetleri kalemle havada sarmışsanız,
Çizgifilm şarkılarının ingilizce veya japonca olsa da ezberlemişseniz
Kokulu silgiye, deftere, kaleme harçlığınızı yatırdıysanız.
Eti Cin, Eti Puf, ABC, Balık Kraker, Negro, Bonibon, Topitop, Yumiyum...vb çok seviyorsanız ve her zaman yeme kabiliyetiniz varsa
Sulugöz'ü düşününce bile ağzınız sulanıyorsa
Küçük bir kızsanız Sindy ile Barbie'yi karşılaştırıyorduysanız
Tsubasa'yı ve küre biçimindeki sahanın sonundaki dev kaleyi hatırlıyorsanız
"Hey Corç versene borç" deyince cevabı hemen yapıştırabiliyorsanız
Macarena dansını yapabiliyorsanız
TV den çekilmiş çizgifilmli sayısız kere izlediğiniz VHS leriniz varsa
Telefonların jetonla çalıştığını hatırliyorsanız
İstop diye bağırdığımızda renk yakalamaya çalışırken onun aslında stop olduğunu uzun zaman önce çözmüşseniz
Saçları renkli ve uzun patlak gözlü çirkin trolleri bile bir furyada satın almışsanız.
Capri Sun ın reklamı ve melodisini hatırlıyorsanız.
Mc Donalds a gitmek için ailenize yalvardıysanız
Olacak O kadar, Yasemin'in penceresi, Hadi Anlat Bakalım, Adam Olacak Çocuk, Saklambaç.. gibi programları hatırlıyorsanız.
Lambada'nın müziği kulağınızda çalabiliyorsa
"Nereye çufçufluyoruz"un kimin dediğini biliyorsanız.
Sayısız joystik kırdıysanız ve gün gelince artık joystik satılmadığını fark ettiyseniz
Gençlik hayaliniz Beverly Hills teki havuzlu arabalarsa.
annenizin poşetler dolusu taso,misket, sporcu kağıtları, gazoz kapaklarını attığını öğrenince ağladıysanız...”
EVET YAŞLANIYORUZ.... | |
| | | özlem
Mesaj Sayısı : 141 Kayıt tarihi : 03/09/10 Yaş : 30
| Konu: Geri: Haydi çocukluğumuza dair nostalji zamanı C.tesi Eyl. 04, 2010 10:37 pm | |
| 80'Lİ YILLARDA YAŞAMAK DEMEK 1980li yıllarda hayatının ilk tecrübelerini yaşamış, ilkokula gitmiş, ajda pekkan'ın alo, michael jackson'ın pepsi reklamlarını hatırlayacak kadar şanslı olmak demek Big in Japan , the final countdown , eye of the tiger demek. voltran voltran voltran demek , depozito toplamak adina kola sisesi biriktirmek demek , adile nasit ten masal dinlemek demek. debbie gibson, tiffany, jason danovan, sandra,modern talking .vb...dinliyor olmak...comanchero' nun ve life is life ın sözlerini ezberlemeye çalışmak demek...michael jackson, madonna, samantha fox demek korhan abay,cenk koray,metin milli,ersen ve dadaşlar demek.clementine, he man, she ra, transformers demek. okula siyah önlükle gitmek demek. kayahan,nilüfer, sezen aksu, barış manço ile büyümek demek köle izaura demek, ziyaretçiler demek!!!! acidçi misin metalci mi demek... moruk demek, herild yani demek, hey corc versene borc demek, olmaz maykil bende de yok cevabini isitmek demek, geriye donup baktikca ic gecirmek demek... yüzyıl içindeki en iyi, en kıyak kuşak. hem eski hem yeni olmak demek. biraz gözü açık bir 80 li yüz yıllık nesil kültürünü bir porsiyonda almış demektir. edi mörfiiiiiii huuuuuuuuuuuuuu şörli makleeyynn yeeeeeee diye bağırıp en az bir technotronic kasedine sahip olmak demek. mahalle ce$melerinden su icmek, bayramlari iple cekmek, koltukaltında topla okul bahçesine yalnız giderken "nasılsa oynıycak birileri vardır" diyebilmek demek eti kemik geciyor demek; evden çıkmayan bilgisayar bebeleri haline gelmeden çocuklugunu yaşayabilmiş,son dönemin bir üyesi olmak ne sorusuna zonk cevabı vermekten zevk duymak, , büyüteç ile kağıt yakmak ve siyah kağıtların beyaza oranla daha kolay yandığını keşfetmek, 9 voltluk pile dilinle dokunup o ekşi anı yaşamak, televizyon konserlerini teybe çekerken odaya giren anneyi hemen susturmak, 23 nisan çocuk şenliğinde gelen yabancı çocuklara 5 dakikada aşık olmak demek son dersin son 5 dakikasında parkeleri giyip zilin çalmasını beklemek, hurraa kapıya doluşmak, dışarıya pestil olarak çıkmak demek, sinek ilacı arabalarının arkasında bıraktığı bulutta deli gibi dolaşmak demek. kutu kolayı actıktan sonra kapagını cekip cıkarıp atmak demek tipe bak demek fon muzigi laura brannigandan self control olan gunler. bakkala gitmenin, sokakta oynamanin, harclik toplamanin gecerli sayildigi, havuc'un olmadigi yillar demek... her seye ragmen temiz ve el degmememis bir hayat demek...sonrasinda biz buyuduk ve kirlendi dunya demek. pazar aksamlari mecburen yikanmak ve erken yatmak demek sesi açıp kısmak için televizyonun dibine kadar gidip üstündeki düğmelere basmak zorunda olmak demek sehirlerarasi yolculuklara cikarken otobusun 302s olmasi icin dua etmek. bilet alirken arka kapinin onu ve tekerlek ustu olmasin demek. resimli futbolcu kartlari demek, süper babaanne demek, fantayla kolayi karistirmak demek, mahalle kavrami demek. anket ve hatıra defterlerinin olmasıbunlara seviyorum ama kimi diye başlayan maniler yazmak,önünde tek arkasında 2 çizgi olan külotlu çorapların havada sallanarak giydirilmesi, içinde biri sabunlu iki ıslak bez olan mustili beslenme çantası,dantel yaka,yenen kokulu silgi,leblebi tozu çekerken atlatılan ölüm tehlikeleri, hulahop,ayak bileğine takılarak çevrilen top,sek sek oynamak,bayramda mahalleye dağılıp şeker toplamak, müsaitseniz annemler size gelecek demek trt'nin yayın akışınınbitmesiyle çalan istiklal marşı için ayağa kalkıp, marşı hazırolda bangır bangır söylemek ve marşın bitiminden sonra çıkan tiz "biiiiiiiiiiiiip" sesine rağmen televizyonu kapatmamak demek. Zerrin Özer demek. Nasıl da geçmişti bütün bir yaz demek. Bu şarkıya kafanda klip çekmek demek. annelerin çernobil yüzünden çay içirmemesi, gofret yedirmemesi demek.. challengerın olduğu günkü haberleri hatırlamak demek.. Yazlık diskolarda içeri alınmamak demek. bunun için ağlamak ve içeride - her nedense- You are in the army now- şarkısında sarmaş dolaş danseden abi ve ablalara bakıp özenmek demek breyk breyk arkadaş arıyorm demek eve lazım olur diye fazlaca pul almak demek ho ho ho hoover demek zeki müren in size alo diyoruuuum demesi demek ilkokulda halley, petrol ve komancero sarkilarini uydurma sozlerle soyleyerek danseden tolga han ozentisi sefil dans gruplari kurmak okul sonrasinda ise her gun kosturarak eve gidip; bu topragin sesi programinda kimil zararlisi ile mucadele yontemleri, orman koylusunun sorunlari ve yuksek randimanli durum bugdayiturleri ile ilgili verilen faydali bilgilerin ardindan kamber aga ile uyanik skeclerini buyuk bir ilgi ile izlemek demek kucuk yasta bilinçli bir ciftci kadar ziraat bilgisine sahip olmak demek sinemalarda the lord of the rings, harry potter vs. izlemek yerine jules verne romanlari okumakla gecirilen bir cocukluk demek aldım çantamı kolumaaa, çıktım dallas yoluna, ben babi'yi beklerken ceyar girdi koluma şarkısını dansıyla birlikte bilmek demek. kimler geliyo kimler? sana ne,sana ne? ama bunu söylemenize gerek yokki, ben yapınca alışverişi,zaten alıyorum satış fişi replikleri barındıran ali-ayşegül atik reklamı ve bakkal amca, bir pergel, bir kalem, bir de çikolata alacağım. erooooolll, eroooolll (mahallede çocuklardan biri) buraya gelin dedim size buraya ! fişini de al oğlum'daki meşhur erol, hadi hep birlikte,hep birlikte, biz biz olalım yemeklerden önceeee, lavaboya koşalım, hafta da bir kere tırnakları keselim, fırçalayıp onları tertemiz olalım diye şarkılar ezberleyen bir nesil olmak videocudan american ninja, kartal,kan sporu ve evil dead gibi filmleri kiralamak demek analogtan dijitale geçip devrini yaşamaış birey olduğunu anlamak ve ikisinden de farklı zevkler aldığının farkına varmak demek çok güzel bir ülkenin son yıllarını hayal meyal hatırlamak, sonra da çivisinin çıkışını görerek büyümek demek Hava durumlarının eksi değil de "sıfırın altında bilmem kaç" denildiğini bilmek demek Apartmanın çatısına 5 metrelik anten takıp üstüne de tencere kapağı bağlayan bir abinin sizi tv önüne oturtması ve çatıdan oldu mu diye bağırıp anteni ayarlamaya çalışması. yunanistan kanallarını görüntülemek adına .. oldu oldu diye camdan kafayı çıkarıp bağırmak ve kimsenin buna şaşırmaması demek. siyah beyaz ve karlı bir görüntü de olsa .. üstelik yunanca tek kelime anlamasanız da gündüz vakti çizgi film izlemek için az debelenmemiş olmak demek Muhtemelen hayatımız boyunca yaşadığımız en güzel 10 yıl demek... trt 1'de olu$an sorunlar sonucu yayına bir süre ara verildiğinde ekrana getirilen donuk ağaç, dağ bayır resmine 10 dakika hareketsiz bakabilmek demek, Türkiyede yaşamış son mutlu kuşak olduğunu hüzünle hissetmek demek. | |
| | | sude-sude
Mesaj Sayısı : 1 Kayıt tarihi : 03/05/12
| Konu: Geri: Haydi çocukluğumuza dair nostalji zamanı Perş. Mayıs 03, 2012 1:54 pm | |
| gerçekten öyle | |
| | | | Haydi çocukluğumuza dair nostalji zamanı | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |